Uzun zaman sonra tekrar Merhaba.. Bir süredir Yaz Ekonomisinin tam ortasındaydık. Evet evet, Merkez Bankası kararlarını açıklarken, Fed faizleri indirirken biz hangi tur ile hangi koylara gidebiliriz kararlarını vermeye çalışıyorduk. Bu kararları verirken de koca bir yılın ülkemize getirmiş olduğu pahalılığı derinlemesine irdelerken bulduk kendimizi, hem de kaldığımız yerde kahvaltı masamızın tam karşısında Ekonomi Kanalına karşı tarla domateslerini yerken. Anlayacağınız acınacak haldeydik, neyse ki televizyonu görmeyeceğimiz bir yerler her zaman bulduk. Şanlıyız! Peki, televizyonu kapatmak veya hiç konuşmamak çözüm müydü? Cevabınızı duyar gibiyim. Elbette hayır bir çözüm değildi. Hatta Yaz Ekonomisinde bunu çok daha iyi anlıyorsunuz. Otelin sahibi ile gerçekleştirdiğimiz sohbette bunun bir kanıtı niteliğindeydi zaten. Bize aynen şu cümleler ile seslendi; ‘’ Eskiden yaz buralarda 7 aydı, Nisan ayından Kasım aylarına kadar sürerdi, şimdi ise ay ile değil gün ile ifade edebiliyoruz sezonun süresini, dolayısı ile buradaki insanların bu pahalılığa karşı kendisini koruması için fiyatlar normalin çok çok üzerinde olabiliyor. Doğru değil elbette fakat insanların elinden isteseler de farklı bir şey gelmiyor’’ Ne kadar katılırsınız bu cümlelere bilemiyoruz ama bizim yaşadığımız şey ülkemizde kendimizi yabancı gibi hissetmek oldu. Çünkü hemen hemen tüm turlarda tek Türkçe konuşan çift bizdik, tüm tur düzenleyenler fiyatları Dolar ile Euro ile yazmıştı, Türk Lirası olarak karşılığını bulmak için ekonomiden bihaber olmamız imkânsızdı. Bir önceki yazımda da bahsettiğim gibi, pazara çıkan kişiye de, tatile çıkan kişiye de, esnafa da, milyonere de ekonomi şart oldu. Hem de sadece dört işlem yapmaya yetecek kısmını aşıp, en ünlü ve saygın üniversitelerde kürsü sahibi profesör kıvamında olmak kadar şart! Çünkü öyle yazılara öyle söylevlere denk geliyoruz ki, bazen satır aralarından da mikro derecesinde anlamlara ulaşmamız gerekiyor. Bu sebeplendir ki, paramızı değerlendirmeden önce kendimize yatırım yapmamız, çok okumamız, çok araştırmamız gerekiyor.
Belki de önce sadece tek bir üründen işe başlamak gerekiyor. Mesela hisselere ilgimiz varsa, Endeks üzerinde yoğunlaşmak işimizi kolaylaştırabilir. Belki de yeni düğün yaptık veya yaz sezonu da geçti ama gelecek yılın listesi şimdiden hazır diyelim o zaman Ons Altın tarafını araştırabiliriz. Tek bir ürün, fakat bu ürünü tüm yönüyle, hangi yılda en yüksek seviyeye ulaşmış, en yüksek dediğimiz seviyesi hangisi, peki bu yüksek olduğu yıllarda dünyada veya Türkiye pazarında hangi haberler varmış. Bu ürünün bağlı olduğu sektörler var mı, varsa hangileri… İşimiz kolay değil biliyorum, fakat bunları yapmaya sadece BİR yerden başlasak, devamı eminim ki daha kolay gelecektir.
Öyle yatırımcılara denk geliyorum ki, bana teşekkür edip eğitim almaya gerek görmediğini ifade eden yaşayarak öğrendim ben zamanında sınırlarımı çiziyorum diye ifade eden… Maalesef belki bir günün sonunda değildir ama kesinlikle en geç bir haftanın sonunda dünya kadar soru ile başa dönen…
Ben Yaz Ekonomimizin dönem sonu kapanış muhasebesini yaparken, sizi de gönlünüzdeki aslanı (ürünü) bulmaya davet ediyorum…
Bir sonraki yazı da ise Endeks ’in detayına inmeye ne dersiniz? Malum Viop‘taki işlemlerde Endeks30 (Viop30) da işlem yapabiliyoruz…
Gelecek Yaza Özlemlerimle…