Trabzonspor, ligin başından beri sürdürdüğü oyun disiplin anlayışını Alanyaspor maçında da sürdürerek rehavete izin vermedi. Alanyaspor gibi güçlü ve üst sıraları zorlayarak ilk dört hedefi olan rakibe karşı ilk yarıdan fişi çekmesinin altında çok mesaj vardı.
Öncelikle ‘’biz şampiyon olduk’’ havasına girmeden rakibini analiz eden ve ona göre önlemler alan Trabzonspor vardı. Rakibin defanstan paslarla çıkacağını ve bunda ısrar edeceğini Abdullah Avcı çok iyi biliyordu. Siopis ve Dorukhan gibi güçlü ve rakibe baskı yapan oyuncuların varsa önde baskıyı rahat yaparsın. Kanatlardan Nwakaeme ve Vişça, ileri uçta Cornelius ve arkalarında Bakasetas- Dorukhan- Siopis üçlüsü önde baskıyı her yaptığında vitesi arttırdı ve rakibin hata yapmasını sağladı. Alanyaspor Trabzonspor’un baskısına rağmen oyun anlayışını devam ettirdi. Trabzonspor kırk dakikada bulduğu dört golle bu yanlışın cezasını ağır kesti.
Alanyaspor’un Trabzonspor maçına çıkmadan önce yedi maçlık yenilmezlik serisi vardı. Böyle bir takıma karşı üstelik deplasmanda ezici üstünlük sağlayarak kırk dakikada dört gol atmak her baba yiğidin harcı değildir. Bunu bu sene ligde yapabilecek tek takım Trabzonspor’du, o da zaten bunu yaptı.
İlk yarı fırtına gibi esen Trabzonspor vardı. Trabzonspor adeta gövde gösterisi yaptı. Attığı her golden sonra attığının bir fazlasını isteyen bir Trabzonspor vardı. ‘’Trabzonspor tek farkla galibiyet alıyor’’ diye ortalıkta yaygara koparanlara ders niteliğinde futbol oynayan ve skor alan Trabzonspor vardı. Aslında Trabzonspor bu futbolu gerek Hatayspor gerekse de Konyaspor maçında oynamış ve kırılma maçlarından alnının akıyla çıkmıştı. Trabzonspor; Hatayspor, Konyaspor ve Alanyaspor maçlarında adeta ‘’ben istediğim zaman istediğim futbolu oynarım’’ mesajını verdi.
Trabzonspor taraftarı olarak skora odaklı kontrollü bir futbolu kabul etmiştik. Yarım gol dahi olsa üç puanı hanemize yazdıralım mottosuyla her daim hareket ettik. Alanyaspor maçında oynanan futbol ve alınan 4-0 gibi net skor bizi fazlasıyla mest etti. Çıktığımız her maçta -geriye düşsek dahi- bize güven veren bir Trabzonspor seyrettik. Takım içi uyum, takım oyunu ve birlik beraberlik bizi fazlasıyla mutlu ediyor. Forma giyen her futbolcunun elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığını görmek bizi gururlandırmanın yanında aynı zamanda da duygulandırıyor. Uzun zaman sonra böyle bir takım yaratmak ve bu takımı idare etmek kolay değil. Ahmet Ağaoğlu ve Abdullah Avcı çok büyük destansı bir olayın altına imza attı. Tarihi olaylara şahit oluyoruz. Her andan keyif alıyoruz. Mutlu ve huzurlu olmak bize çok yakışıyor. Bu sene tüm acıların intikamını alıyoruz. Kesilecek ne kadar hesap varsa kesiyoruz. Çekinilen ve korkulan bir Trabzonspor yarattık. Önceden üzerinden algı yapılan ama bu algıların işe yaramadığı görüldükten sonra saf değiştiren riyakâr bir topluma şahit olduk. Bu başarının altında kim varsa hepsine teşekkür ediyorum.
Konyaspor maçından sonra toprak BORDO kokmaya başlamıştı. Alanyaspor maçından sonra yağmur MAVİ yağmaya başladı.
O kutlu güne çok az kaldı. Şampiyonluk görmüş babaların hikayeleriyle büyümüş çocuklarız. Yazarın yazdığı ilk romanın, şairin yazdığı ilk şiirin, ressamın çizdiği ilk tablonun heyecanı var üzerimizde. Sabırla bekliyoruz...