Trabzon Sağlık Müdürlüğü Pandemi sürecinde çok kötü yönetiliyor. Hastaneler son derece modern olsa da içleri bomboş. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan ve Sağlık Bakanlığı Eski Müsteşarı Nihat Tosun özel ambulans uçakla bu şehirden kaçarak canlarini kurtardılar diye geçtiğimiz günlerde bir yazı yazdım. Cevabı ilin valisi veya sağlık müdürü yerine iktidar partisinin Sağlıktan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı veriyorsa siyasetin devlet yönetimine nasıl müdahale ettiğinin göstergesi budur. Bu yazımın ardından eşimin Ahi Evren Eğitim ve Araştırma Hastanesinde memur olarak çalışan kardeşi pandemide rahatsızlanınca 5.gün istirahat alır. Başhekim Dr Kemal Uzun ve Hastane Müdürü Koray Demirci imzasıyla hakem hastane olarak Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne raporun iptali ile için gönderilir ve rapor tasdik edilerek geri gönderilince memur Nesrin Öz beni tedavi edin der ve yatırılır ancak hiçbir müdahale edilmez. 5 gün sonunda tahlil yapılır. Koronavirüs pozitif olduğu öğrenilince 112’ye ait ambulans ile Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gönderilir, yoğun bakıma alınır 10 gün sonra ise gelin cenazenizi alın derler. Şimdi ortada biri öğrenci iki çocuk kalır. Bunun sorumlusu kim? Kötü yönetilen sağlık sistemi mi? Kötü idareciler mi? Kötü idarecileri atayan siyasiler mi? Şimdi konu hukukta. Türkiye Cumhuriyeti hukuk devletiyse gereğini vicdanlı hakimler yapacak diye düşünüyor ve inanıyorum!