Önemli bir derbi galibiyetinin ardından moralli fakat maç trafiğinden ötürü nispeten yorgun bir Trabzonspor sahadaydı bugün. Abdullah Hocanın 11’i topa sahip olma takımı olsa da, maça beklenilenden daha istekli, daha önde oynama arzusu ile başlayan Denizlispor vardı ve ilk 10-15 dakika özellikle ön bölümdeki oyuncuların tamamının hareketli olmasıyla buna pek müsaade etmediler.

Bu bölümden sonra oyunun kontrolünü tamamıyla eline alan bir Trabzonspor olsa da Bakasetas’ın bir 10 numaradan ziyade ikinci forvet gibi konumlanması, orta saha ile ileri uç arasında sağlıksız bir yapı ortaya çıkarttı. Bu belki de hocanın tercihiydi fakat oyunun biraz sıkışmasına neden oldu. Buna rağmen kanatlarda Nwakaeme, Ekuban zaman zaman Djaniny’nin sağa açılmasıyla net fırsatlar yakalanabildi. Bu anlardan birinde verilmeyen bir penaltı var ki, aynı hakem, başka bir maçta, benzer pozisyonu izleyip penaltı olarak değerlendirirken burada devam kararı uyguladı. Bu standartsızlık örneğine başka liglerde rastlayamazsınız.

İkinci yarıya geçildiğinde ise oyuna tamamıyla hâkim ve takım halinde hücum eden bir Trabzonspor vardı fakat ilk yarının aksine daha kapalı oynayan Denizlispor’u açmak kolay değildi. Buna rağmen sabırla, acele etmeden açık aramaya devam etti takım. Çok geçmeden de Djaniny – Baker ikilisinin ince oyunuyla gelen pozisyonda Bakasetas ilk golünü attı ve takımı öne geçirdi. Gol haricinde Baker’a parantez açmak gerekirse, top rakipteyken pozisyon kaybetse de top takımdayken sezon başından bu yana en efektif maçlarından birini oynadı.

Skor alındıktan sonra birkaç pozisyon daha bulundu fakat yararlanılamadı. Buna karşın Denizlispor’a ciddi pozisyon vermeden maçın sonunun getirilmesi kıymetliydi. Maçın en iyisi Djaniny’e gelince, tam oturmamış temposu ve fiziğine karşın gerektiğinde üçüncü bölgeye top taşıma, ihtiyaç duyulduğunda mobil bir santrfor olarak ince işçilik yapma, gerektiğinde arkadaşlarını pozisyonlara sokma… bugün bunların hepsini ziyadesiyle yaptı ve buradan sonrası için çok şey vaat etti

Yoğun maç trafiğinin içinde yorgunluklara rağmen, iyi oyun kötü oyun fark etmeksizin alınan her 3 puan çok kıymetli. Abdullah Hoca’nın geldiği günden bu yana çok meşakkatli bir sürecin ardından Trabzonspor’u en çok puan toplayan takım haline getirmesi gelecek adına fazlasıyla umutlandırıyor. Tıpkı Berat gibi, Bakasetas ve Yunus da takıma oturduğunda oyun olarak daha esnek ve opsiyonu bol bir Trabzonspor göreceğimizden şüphemiz yok. Kasketizm devrimi devam edecek gibi duruyor…