sanalbasin.com üyesidir

Kalite Farkı!

Maça geçmeden önce, bugün maçtan kısa bir süre evvel vefat haberini aldığımız, Trabzonspor’un temellerini atan futbolculardan biri olan Tuncay Mesçi’ye Allahtan rahmet, sevenlerine ve camiamıza başsağlığı diliyorum.

Sosa, Pereira ve Novak gibi kilit adamların olmadığı bir ortamda Antalya deplasmanına çıkıldı. Bu anlamda şanslı sayabiliriz Trabzonspor’u. Zira bu eksiklerle ligin açık ara en düşük bütçesine sahip ve bütçesiyle de doğru orantılı olarak kadro kalitesi düşük olan Antalyaspor’a konuk olmak bir şans sayılabilir. Hele de maçın başında bir gol bulmak, ben dahil herkesçe maçın kolay geçeceğine delalet edildi fakat bir şey unutuldu, duran top zafiyeti. Bu kötü alışkanlığı hala sürüyor Trabzonspor’un. Sigaranın sağlığa zararlı olduğunu anlatan kamu spotları gibi bu kötü alışkanlığın da zararlı olduğu kamu spotlarıyla anlatılmalı teknik heyete. Bir şerh düşeyim kendime, yiğidi öldür hakkını yeme demişler. Trabzonspor geçen sezon duran toplarda goller yiyordu ama atamıyordu, bu sezon atmaya da başladı ve bir duran toptan golü bularak öne geçti.

İlk yarının bitimine doğru da Kamil Ahmet’in Nwakaeme ile birlikte nadiren yaptığı işlerden biriyle getirdiği topu Yusuf Sarı güzel değerlendirdi ve soyunma odasına 3-1 önde soktu takımını. İlk yarıda topu ayakta tutmakta biraz zorlanan fakat istediğinde tehlikeli pozisyonlar üreten bir Trabzonspor vardı. Bu, kadro kalitesinin Antalyaspor kadrosundan 3-4 gömlek daha büyük olmasından kaynaklanan bir durumdu. Konuya bu taraftan bakıldığında skorun çok daha farklı olması gerekirdi fakat bugün sahada bilindik Trabzonspor’un aksine pas alışverişlerinin düşük olduğu, topu rakibe bırakan bir takım kimliği vardı. Bunda Abdulkadir Parmak’ın düşen formunun, Pereira Sosa gibi pas istasyonlarının olmayışının da etkisinden bahsedilebilir. Fakat şurası da önemli, dönem dönem her takımda mental açıdan bir düşüş görülebilir, bu doğal bir durumdur.

İkinci yarıyı da benzer şekilde oynadı Trabzonspor. Yeri geldi skoru arttırabilecek pozisyonlar da yakaladı, skorun eriyebileceği pozisyonlarla da karşı karşıya kaldı ama etkili ayaklarıyla maçı kazanmasını bildi. Sturridge’in daha tam hazır olmamasına, kalitesinin daha yarısını bile göstermemesine rağmen şans bulduğu sürelerin neredeyse tamamında skora katkı sağlaması çok önemli nokta. Pereira’nın yokluğunda Serkan’ın savunmada açık vermeden oynaması ve yerinde müdahaleler yapması çok değerli bir kazanım fakat şunu belirtmek de lazım; eksikleri çok, henüz ham bir meyve gibi, öğrenmeye devam edip olgunlaşmadan oldum dememeli.

Her şeye rağmen bugün kazanarak zirve yarışındaki konumunu perçinledi Trabzonspor. Bunu kötü oynayarak yapması da kazanım olarak değerlendirilebilir. Çünkü geçmiş dönemlerde iyi oynadığı maçlarda puan kaybetmişliği çoktur. O nedenle bu maça çok takılmadan gereken dersleri çıkartarak kalan üç maça odaklanmak icap eder..

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.