Bugün sizlere işlevsiz aile yapısı hakkında bilgi verip aile içi iletişiminde sıklıkla karşılaştığımız yanlışlardan bahsedeceğim.
Öncelikle işlevsiz ailenin tanımını bir inceleyelim;
McGraw – Hill Modern Tıp Sözlüğü, 'işlevsiz aile' terimini 'çoklu' iç 'çatışmaları olan bir aile olarak tanımlar; kardeş rekabetleri, ebeveyn-çocuk çatışmaları, aile içi şiddet, akıl hastalığı, tek ebeveynlik veya 'dış' çatışmalar, ör. alkol veya uyuşturucu kullanımı, evlilik dışı ilişkiler, kumar, işsizlik-aile biriminin temel ihtiyaçlarını etkileyen etkiler.
Bu tanımdan yola çıktığımız zaman dikkat etmemiz gereken en önemli şey, çok sayıda olumsuz etkinin olduğu ve bu olumsuzlukların temel ihtiyaçları etkilediğidir.
- Aile İçi İletişimde 7 Yanlış Davranış:
- Belirsiz Kurallar: Bu tarz ailelerde genelde kurallar yoktur, anlık çözümler, anlık kavgalar ve anlık mutluluklar vardır. Çocuk için konulmuş kuralların bazen çok katı bir şekilde uygulanıp bazen de yokmuş gibi davranılması; çocukta güvensizlik duygusunu pekiştirir. Bununla beraber çözümün parçası olmayı reddetme, kurallara karşı kayıtsız kalma gibi davranışlar görülür.
- Reddetme: Çocuğun aslında istenmediğini hissettirmek ve çocuğa karşı düşmanca tavırlar sergilemek olarak açıklayabiliriz. Bu tarz aile yapısında yetişen çocuklarda; kendinden zayıf olanı ezme, kimseye güvenememe, çevresine karşı düşmanca tutumda bulunma tavırları görülebilir.
- Aşırı Kontrol: Anne ve babanın çocuğu aşırı koruduğu aile tutumudur. Çocuğa gerektiğinden fazla kontrol ve özen göstermesi olarak açıklanabilir. Bu tutum karşısında çocuk büyüdüğünde birilerine bağımlı hale gelebilir, kendini güveni olmayan ve duygusal olarak buruk bir birey olabilir.
- Güvenilmezlik: Ailede her şeyin gizlendiği, aile bireylerinin birbirlerini sadece amacını ulaşmak için ‘kullandığı’ aile tutumudur. Aile bireyleri karşılarındaki aile üyeleri tarafından sürekli hayal kırıklığına uğraşılmıştır. Tutulmayan sözler, yapılmayan görevler gibi.
- Suçlamak: Çocuğu eleştirirken suçlayıcı ifadeler kullanan aile tarzıdır. ‘Ne kadar ayıp’, ‘Bak herkes sana bakıyor’ gibi ifadeler olayı çözüme kavuşturmaktan çok uzak ve son derece yanlış ifadelerdir.
- Çözümlenmeyen Sorunlar: Ebeveynlerin çocukla alakalı bir konuda sürekli zıt fikirde olduğu aile yapısıdır. Bu tip aile yapısında büyüyen çocuklar genellikle kararsız, çabuk karar değiştiren, tutarsız ve her türlü etkilenmeye açık bireyler olurlar.
- Mükemmeliyetçilik: Genellikle ben – merkezci bireylerin oluşturduğu bu ailede büyüyen çocuklarda; yetersizlik duygusu, devamlı olarak başkalarını mutlu etmeye çalışma, yaptığı işi beğenmeme gibi durumlar kendini belli eder.
Sevgili okurlarım, merak ettikleriniz ve görüşleriniz için benimle iletişime geçebilirsiniz. Bir sonraki görüşmemize kadar kendinize iyi bakın.
pskbenaydiyadin@gmail.com