1994 yerel seçimleriyle Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı seçilirken, büyükşehir meclisinde çoğunluk Anavatan Partisi'ne (ANAP) kalmıştı. Tüm komisyonları eline geçiren ANAP, Başkan Erdoğan’a adım attırmıyordu. Bizde 'Bu nasıl demokrasi' diye kıyameti kopardık. Siirt’e okuduğu şiirin ardından ceza alınca, zamanın Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, Doğru Yol Partisi'nin (DYP) hukukçu Milletvekili Ali Naci Tuncer ve Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı hukukçu Baki Tuğ ile televizyon ekranlarında kendisine büyük destek verdik, ve Başsavcı Vural Savaş’ı günlerce yerdik. Trabzon ziyaretlerin de kendisine ekranları açtık. Refah Partisi (RP) Genel Kurulunda Genel Başkanlık için aday gösterdiği Abdullah Gül’ün listesinde Trabzon İl Başkanı Ali Rıza Akdeniz yer aldı diye Trabzon il yönetimi daha sonra görevden uzaklaştırıldı. Yani Erdoğan’ın Trabzon hep arkasında durdu. Gelin görünki 18 yıllık AK Parti iktidarında, bu şehirden her seçimde çok büyük oy alan AK Parti, bu şehirde başta FKB, TEKEL, EBK olmak üzere istihdam sağlayan TEDAŞ, TELEKOM, liman, çimento fabrikası gibi tüm tesisleri satmış, yerlerine tek bir tesis açmamıştır. İşsizlik ve iflaslar artmış, yedi emin garajları hacizli araçlar ile dolmuş, ekonomi dip yapmış, kapatılan fabrikalar, yenisini yapmak için yıkılan hastaneler, atletizm sahaları, hafız okulları güvenlik güçlerine tahsis edildi. Çok mu güvensiz bir şehirdik bilemiyorum. Ancak bu şehire bu bir vefa mı, ceza mı takdiri size bırakıyorum.