Herkesin malumu, maça iyiden ziyade tutuk başladı Trabzonspor. Ligleri başlamamış, hazır olmayan AEK ise çıkarken topu kaptıran ve geride yerleşemeyen rakibine golü attı. Fakat golden sonra yavaş yavaş oyunun üstünlüğünü ele alan bordo mavililer daha kontrollü daha doğru hücumlar etti. Savunma tandeminde, Kasımpaşa maçında dinlendirdiği Hüseyin-Hosseini ikilisi ile başlayan Ünal hoca, onlardan istediği verimi aldığı kanaatindeyim. Ayrıca hoca o maçın aksine Abdülkadir Ömür’ü on numarada kullanmak yerine geçen sezon alışık olduğumuz düzlemde yani sağda kullandı. Abdülkadir orta sahanın adamı olsa da Trabzonspor’un mevcut oyun kurgusunda sağda çok daha verimli olabilir. O’ndan 10’da verim almak için doğru oyun zemini şu an için yok. Nitekim Pereira, Parmak, Sosa, Ekuban ile girdiği pas oyunlarında bordo mavililerin oyunu kurup hücum etmesinde, topla birlikte ortaya kat edip tehlike yaratarak rakip savunmaya bela oldu.
Kaçan penaltı sonrası daha da hırslandı takım, akınlarına pes etmeden devam etti ve golü de buldu. Geçen sezon hem hücumda hem savunmadaki duran toplarda yerleşim konusunda ciddi sıkıntılar yaşayan Trabzonspor, iki golü kornerden bulsa da bunu yerleşim konusundaki düzelmeye iyileşmeye atfetmemek lazım. Çünkü maç öncesi okuduğumuz AEK analizlerinde hava toplarındaki zafiyetlerinden çokça bahsedilmişti. Bunu yaşayarakta tecrübe ettik.
Genel olarak yavaş yavaş ritmini bulan, geçen sezonki oyun temposuna adım adım yaklaşan bir Trabzonspor gördük sahada. Avrupa Ligi’nin kapısını aralamakla kalmadı, bir ayağını attı içeri Ünal Hoca’nın öğrencileri. Artık Malatyaspor maçına konsantre olmak lazım. Taraftar biletleri çoktan tüketerek hazır olduğunu gösterdi. O maçı da kazanıp dünkü AEK galibiyetini daha anlamlı hale getirmek şart.
Sorloth bu maç biraz şanssız olsa da oyun içindeki etkinliği çok üst seviyedeydi. Özellikle savunma arkasına yaptığı doğru koşular ile yer yer rakip savunmanın dengesini bozarken bu sayede Ekuban’a da boş alanlar yarattı. Bu anlamda görünmez kahraman desek yanlış olmaz.
Maçın görünmez kahramanlarından biri de Novak’tı. Tıpkı takım gibi o da tutuk başlamış olsa da çok güzel toparladı ve bu sezon ilk defa geçen sezondan bir maç izliyormuşuz da Novak solu otoban yapıyormuş gibi hissettirdi.
As Solistler en son çıkar geleneği ile maçın kahramanı en sona bıraktım. Dün maçtan sonra güzel bir bilgiye rastladım. Sturridge 2016’da Liverpool formasıyla Uefa Avrupa Ligi finalinde gol atıp ter dökerken, Ekuban İtalya 3.liginde forma savaşı veriyordu. Gelinen noktada artık aynı takım için ter döküp forma savaşı verecekler. Ekuban dün, formayı bırakmayacağını cümleleriyle değil, attığı goller ile ilan etti. Şahsen her zaman rekabetin yarar sağladığını düşünenlerdenim. Annen nur içinde uyusun. Gollerini futbolculuğunu hesaba katmıyorum, senin gibi uysal ve güler yüzlü bir evlat yetiştirdiği için minnettarım. Sen çok güzel bir insansın..