sanalbasin.com üyesidir

Eğri Oturalım, Doğruyu Konuşalım!

Maç mevzusundan önce asıl mevzuya geçeyim. İdlib’te uğradığı hain saldırı sonucunda şehit olan 36 vatan evladının ruhları şad olsun, Allah acılı ailelerine sabır versin. Milletimizin başı sağ olsun.

Hüseyin Hocanın sahaya çıkardığı kadro herkesin beklentisiydi. Geçen haftalarda da yazmıştım. Tekrar deklere edeyim. Genç teknik adamların bir takım yenilikçi fikirleri vardır, olmalıdır da. Buna saygı duyuyorum fakat kervan yolda düzülmez. Takım yaklaşık 1,5 sezondur 4-2-3-1 sistemiyle oynarken bir anda merkezi kalabalık tutan bir oyun anlayışıyla elmas 4-4-2 sistemine geçiş yapıldı.

Bu sistem değişikliği kararından sonra oynanan her maçta ciddi sıkıntılar yaşandı. Fenerbahçe ve Gençlerbirliği maçlarında ilk 20 dakikalık bölümünde rakip tarafından abluka altına alındı takım. Bir sisteme geçişte hemen meyve alamazsınız illaki sancılı evreleri olacak. Fakat sancılı evreler de olsa sistemin belli bir zaman sonra da olsa oturacağına dair belli emareler belirir, sinyaller verir. Sivasspor maçındaki 65 dakika bu emareleri veriyor gibi görünse de o dakikadan itibaren maç sonuna kadar yenilen baskı soru işaretlerini daha da arttırdı. Beşiktaş maçı ise durumun vahametini fazlasıyla ortaya koydu. Tabii ki Mikel ve Nwakaeme’nin eksikliği sistemi etkileyecek fakat bir sistem inşa ederken her olasılığı hesap etmeniz, birçok etkeni göz önünde bulundurmanız gerekir. Hiçbir takım sezon başından, sonuna kadar aynı 11 ile oynayamaz. Kaldı ki Trabzonspor’un geniş kadrosunda bu sisteme uygun kaç futbolcu var? Değişime giderken bunun da hesap edilmesi gerekliydi. Bu sistemde 3.bölgede pres gücü yüksek ve çok koşucu bir takıma ihtiyacınız var. Hal böyle olunca başta Sosa olmak üzere bu sistemde verimi düşen futbolcuların sayısı da artıyor. Üstüne rakip topla çıkarken ön alanda da yeteri kadar pres yapamıyorsunuz. Daha çok koşmanın getirdiği yorgunluk da eklenince bu sefer top sizdeyken üretmede sıkıntı yaşanıyor.

Bir diğer önemli husus, bu sistemde top rakipteyken en önemli mecburiyet, önde baskı, doğru zamanda doğru pas kanallarını kapatmak ve rakibe olabildiğince az organize olma imkânı vermektir. Fakat bugünkü maçta Rizespor, Trabzonspor yarı sahasına rahat bir şekilde ulaşıp, kolayca pas yapıp organize olarak pozisyon üretti ve bunları yaparken hiçbir temaslı oyunla karşılaşmadı. Bu sistemde temaslı oyun olmazsa sistem komple iflas eder. Bu vücudu koruyan antikorlara benzer. Vücudunuz yeterli derecede antikor üretemezse hastalık daha kolay yayılır ve vücudunuz uzun bir süre hastalık ile mücadele eder. Futboldaki antikor da temaslı oyundur. Temaslı oyun olmazsa sisteminiz de iflas eder.

Sistemin değişikliğinden bu yana takımı sonuç anlamında buraya kadar bireysel yetenekleriyle ön plana çıkan Uğurcan ve Sorloth taşıdı. Bugün onlar yerine dümeni sırasıyla duran top ustası Sosa, beraberliği getiren golü atan Costa, sonrasında da fişi çeken Nwakaeme devraldı. Hüseyin Hoca ve ekibinin, şampiyonluk yolunda her olasılığı hesap etmesi gerekiyor. Bu sistem ile devam edilecek ise ona göre oyun planı oluşturulmalı. Şampiyonluk hedefleyen takımın tek planı Sorloth, Nwakaeme’ye top at şapkadan tavşan çıkartsınlar olmamalı hocam hala cenderedeyiz.

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.