Son üç maçta alınan beraberliğin ardından, ligin zor takımlarından Hatayspor’u ağırladı Trabzonspor. Hatayspor’un Boupendza, Diouf gibi etkili silahları olsa da aslında çarkı işleten iki isim orta sahadaki Aabid ve Ribeiro ikilisiydi. En merak ettiğim iki husustan biri Abdullah Hocanın bu iki isme karşı savunma önündeki ikili tercihi ve sol bek Katranis’in ne kadar işleneceğiydi.
Savunma önünde Parmak – Baker seçimiyle topa hükmeden, oyunu yönlendirme arzusu olan bir takım portresi çizse de maçın ilk bölümü topa hâkim olan ve pozisyonlar arayan taraf Hatayspor oldu. Daha sonra oyun biraz dengeye gelse de üçüncü bölgeye oyunu yıkamamak ve pozisyon üretememek Trabzonspor’un son maçlarda yaşadığı kronik sorunu olmaya devam ediyor. Ahval böyleyken sahneye, bu sezonun Trabzonspor adına belki de en enteresan ismi olan Djaniny çıktı. İlk önce orta sahadaki sahipsiz topu bir baba şefkati ile sahiplendi, sonra iki stoperden kurtardı ve kaleciyi kör noktadan avlayarak takımı öne geçirdi.
Oyuna yeterince iyi başlayamayan ve 0-0’ı iyi oynayamayan Trabzonspor, 1-0’lık üstünlüğü alınca, Hatayspor’a pek fırsat vermeden, son bölüme kadar daha güvende, aklıselim bir şekilde derli toplu hareket etti fakat yine üçüncü bölgede yeterince varlık gösteremedi. İlk bölümde bahsettiğim Katranis’in zaaflarından yararlanabilme fırsatını hasbelkader bir kere yakaladı fakat farkın ikiye çıkabileceği pozisyondan Yusuf yararlanamadı. Top kaybında gelişen bir kontra atakta zincirleme hatalar penaltı ile tamamlanınca “Atamayana atarlar.” klişesi de eklendi ve beraberlik kaçınılmaz oldu.
Abdullah Hoca oyunu okumasıyla ön plana çıkan bir hoca olmasına karşın Abdulkadir Parmak’a ikinci yarı ortasına kadar sabretmesi ilk çelişkiydi. Parmak’ın Ankaragücü maçından sonra iyi oyunun hakkını verirken istikrarsız yönü olduğu şerhini de düşmüştüm ki Hatayspor maçında hayalet gibi oluşuyla bu kötü geleneği sürdürdü. Öte taraftan son bölümde beraberlik için topyekûn saldıracak Hatayspor’a karşı ayağında top tutacak ve süreyi eritebilecek iki ismi, hem Nwakaeme hem Djaniny’nin oyundan alınması Abdullah Hoca adına bir çelişki daha ekledi.
Bir inşa sürecinde olduğunu varsayarsak, Trabzonspor bu zamana kadar bu süreçte sonuç aldığı maçlarda doğru oyun planını, bireysel yetenekleri ile harmanlıyordu. Gelinen noktada bu ikisini de harmanlayamayacak durumda ve haliyle sonuca gitmekte güçlük yaşıyor. Sonuç veya net bir oyun olmazsa camia da durumdan pek tatmin olmaz. Abdullah Hoca yaptıklarıyla önümüzdeki sezon da takımın başında olmayı çoktan hak etti ki buna göre kadro planlamasına da çoktan başladı. Fakat artık camiayı, saha içerisinde bir şeylerin değişeceğine ciddi şekilde ikna etmeli.