Başkanlık sisteminin gelmesini yıllarca tüm köşe yazılarımda ben savundum,Ben hep dedim ki yasama yürütme ve yargının yolların ayrılmasının yolu Başkanlık sistemidir kuvvetler ayrılığını doğurur Erkler birbirini denetler,TBMM yani yasama kanunu yapar, yürütme yani memurlardan yani teknokratlardan oluşan Bakanlar Kurulu uygular ve yargı denetler çünkü idarenin her türlü eylemi yargı denetimine tabiidir,Cumhurbaşkanı, Bakanlar, Bakan Yardımcıları, Genel Müdürler
ve Başkonsolosların atamalarında imza atar gelin görün ki Başkanlık sistemine geçtikten sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan müfettiş atamalarından tutunda daire başkanlarına kadar zamanı olsa Şube Müdürlerinin dahi atayacak,Bakanlar Kurulunun üzerinde bir de beş tepede,İdari Başkan gibi atanmış bir sürü yetkili var yani bir Bakanlar Kurulu da orada var ve memur Bakanlar Kurulu üyeleri siyasi partilere kayıt olacak gittiği illerde ilk ziyareti
İktidar Partilerini  İl ve İlçe Teşkilatlarını yapacak  TBMM kürsüsüne çıkacak benim seçtiğim Milletvekilini yerden yere vuracak yetmeyecek Afad Genel Müdürü Cumhurbaşkanı Yardımcılığına atanacak protokolde en önde oturacak Cumhurbaşkanı gibi karşılanıp uğurlanacak böyle bir uygulama olmaz ve olamaz İllerde seçilmiş Belediye Başkanlarına memur, Başkan Yardımcısı vekâlet edemiyor neden seçilmiş Başkana atanmış memur vekalet edemez, iyide seçilmiş Cumhurbaşkanına memur Cumhurbaşkanı Yardımcısı nasıl vekalet ediyor,TBMM Başkanı ne güne duruyor 60 -70 tane danışman atayacak 30-40 polis aracıyla gezecek siyasi tüm toplantılara katılacak resmen siyaset yapacak sonra gelip tarafsız Meclis Başkanı olacak böyle bir uygulama olabilirmi ve dünyanın neresinde vardır kral ve kraliçenin görev yaptığı ülkelerde dahi onama dışında hiçbir yere karışmadıklarını iyi biliriz, demokrasi nedir kendi kendini yönetim biçimidir iyide demokrasi ile yönetilen ülkemize böyle bir yönetim tarzı olur mu olur derseniz, dam üstünde saksağan vur beline kazmayı diyoruz .!