Öncelikle, Cemil Usta Sezonu herkese hayırlı olsun. Rahmetli “Dozer Cemil”i de anmadan geçmeyelim. Toprağın bol olsun Efsanem..
Güzel bir yaz akşamında, daha 4 gün önce taraftarının önünde eze eze alınan Avrupa Ligi galibiyetinin moraliyle herkes pür dikkat kesilmişti bu maça. Ünal Hoca, 4 gün öncesini ve 4 gün sonrasını düşünmüş olacak ki nispeten rotasyon bir kadro ile sahadaydı. Özellikle herkes savunma tandemi konusunda tedirgindi. Hazırlık maçlarında korkutan Campi ve hiç izleyemediğimiz Ivanildo. Campi hazırlık dönemine göre daha hazır görünürken, Ivanildo da duruşu ve yaptığı etkili müdahalelerle göz doldurdu. Obi Mikel, süre aldığı önceki mücadelelere göre daha iyi görünse de beklenen seviyede değildi. İkinci yarıda kıpırdanmaları olsa da, herkesten yorgun ve sahaya ancak %30’unu verebilen Nwakaeme’nin hücumdaki eksikliği Kasımpaşa sağını rahatlattı. Maça Avdijaj ile başlamak hem Nwakaeme’yi dinlendirir hem de Avdijaj’a maç kondisyonu kazandırabilir, kendini göstermesini sağlayabilirdi.
Kendi yarı sahasından zorlanmadan çıkan Trabzonspor, ilerde yerleşik Kasımpaşa savunmasını merkezden ve sağ kanattan delmeyi denedi. Tehlikeli pozisyonlar yaratsa da takımda çok net göze çarpan, Prag maçından kalma doğal bir yorgunluk vardı. Bu yorgunluğa bağlı olarak maç boyunca düşük tempoda oynadı bordo mavililer. Sorloth’un meziyetiyle bulunan gol ile herkes rahatlasa da duran top zafiyeti yine baş gösterdi. Takım hala duran toplarda doğru pozisyon alamıyor. Sadece savunmada değil hücumdaki duran toplarda da doğru pozisyon alamıyor. Ligde zaten handikap olan bu durum Avrupa Ligi’nde daha da çok baş ağırtır.
Oyuna yapılan dokunuşlara gelecek olursak, 55.dakikaya kadar vasat bir görüntü çizen Yusuf Sarı yerini Ekuban’a, henüz tam hazır olmayan Mikel ise yerini Parmak’a bıraktı. Hamleler kâğıt üzerinde doğru görünse de anlamadığım biçimde sahanın belki de en iyisi Sorloth sağa, Ekuban forvete geçti. Bu hamleyle Sorloth’un etkinliği zayıfladı, Ekuban’ın da yorgunluğu Kasımpaşa savunmasının işine geldi. Gol gereken dakikalarda ise kenarda Avdijaj varken Doğan’ın oyuna dâhil edilmesinde kaldım ben. Eminim herkes Avdijaj’ı bekliyordu ama hocanın takdiri böyle oldu.
Gelinen noktada muhtemel rakiplerinin kaybederek başladığı lige 3 puan ile başlamak, arkandaki rüzgârı büyültür, yerinde olan moralleri daha da üst seviyeye çekerdi. Fakat bazı gerçeklerle de yüzleşmek açısından bu bir puan hayırlı olur inşallah diyelim. Deplasmandaki AEK maçı Trabzonspor için çok kritik olacak. Bu maçı izleyen rakip, zayıf tarafları not almıştır. Buralara yoğunlaşmak ve zayıf yerleri asgariye çekmek elzemdir..
Baba Yorgun!
- 19 Ağustos 2019, 09:12
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.