15 Temmuz Hain Darbesinin temeli aslında 12 Eylül 2010 tarihindeki referandumda atılmıştır. Hain örgüt o referandum ile Anayasa Mahkemesinin ve HSYK’nın yapısını değiştirip ülkenin ana kumanda merkezini ele geçirmek için de hain örgütün elebaşı Fettullah Gülen bu referandumda ölüleri bile mezardan çıkıp oy kullanmalıdır diyerek açıkça verdiği desteği itiraf etmiş, birileri bu işareti alarak ülkenin birçok vilayetin de demokrasi toplantıları adı altında referandumda evet oyu istemişlerdir. İşte evet diyenlerin vicdanlarının sesini dinleyip acilen kendilerini çek etmesi gerekir. Tabii bu arada okyanus ötesine selamlar gönderenler. Türkçe Olimpiyatları’nda boy gösterenler,kutlu doğum haftası adı altında karanfil dağıtanlar, adliyelerimize kumpas kurulurken ben bu davanın savcısıyım diyenler, bugün kandırıldık Allah bizi affetsin diyorlar. Allah ile kulun arasına karışamayız ancak bu ülke çok büyük bir badire atlatmıştır. Demokrasi uçurumun kenarından dönmüştür. Her 20 yılda bir ülkenin makus kaderi haline gelen askeri darbelerde artık sona ermiştir. Bundan böyle hiç kimse bu ülkede darbe yapmaya kalkamaz tabii bu arada şunuda unutmayalım. TBMM’de 80 senedir görev yapan Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı askerlerinin 10.yıl önce çıkartılmasıdır. Eğer o gece,o alay orada olsaydı TBMM’nin kapısını kapatır. Hiçbir milletvekilini içeri almaz o meclis çalışamaz ve kadük kalabilirdi. O gece TBMM’ye giden milletvekilleri de büyük bir cesaret örneği göstermiştir. Bir taraftan TBMM’nin başına bombalar yağıyor, Başbakan’ın odası yerle bir ediliyor, diğer taraftan milletvekilleri demokrasi için o çatının altında toplanıyor ve oturumu açıyor naklen yayınla sesini dünyaya duyuruyor. Bu çok büyük bir fedakarlık örneğidir. Bugün belki değil ama yarın o milletvekilleri demokrasi kahramanı ilan edileceklerdir ve 251 şehit bir o kadar da gazi darbeler dönemini bu ülkede sona erdirmişlerdir. Bu böyle biline!
15 Temmuz Hain Derbesi